Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nde de vazife yapan Şenel, “1. Ulusal Yanık Kongresi”, “1. Avrasya Yanık Kongresi” ve “1. Ulusal Yanık Hemşireliği Kongresi” için geldiği Antalya’da, AA muhabirine, Türkiye’nin yanık tedavisinde bilhassa 20 yılda dünya standartlarına ulaştığını söyledi.
Avrupa ve ABD’deki yanık standartlarının aynısının Türkiye’de de uygulandığını vurgulayan Şenel, yanıkla ilgili akademik faaliyetlere de artık konut sahipliği yaptıklarını söz etti.
Yanığın değerli travma olduğuna dikkati çeken Şenel, “Yılda yaklaşık 400 bin kişi yanık nedeniyle hastanelere başvuruyor. Bunların 200 binini çocuklar, 200 binini yetişkinler oluşturuyor. En sık mesken kazalarına bağlı sıcak su yanıkları ikinci sıklıkta ise elektrik yanıklarını görüyoruz. Yanık hadiselerinin bir kısmında çok daha büyük yanıklar görüyoruz. Çaydanlık, banyo kazalarında sık yanıklar oluyor. Daha çok ergen yaştaki çocuklar, elektrikten önemli ağır yanabiliyorlar.” diye konuştu.
Şenel, Türkiye’nin yanık açısından etraf coğrafyaya da hizmet verdiğini, bilhassa Suriye bölgesinden çok fazla yanık hadisesi geldiğini ve hepsini devletin fiyatsız tedavi ettiğini kaydetti.
– “Yanığın üzerine bir şey sürmeye çalışmayın”
Dünyada tramvaya bağlı ölümlerin en kıymetli nedenlerinden birinin yanık olduğuna işaret eden Şenel, şöyle devam etti:
“Özellikle birinci müdahale hakikat yapılamazsa ve düzgün merkezlerde hakikat tedavi edilemezse bu hastaları kaybedebiliyoruz. Dünyada yanıktan vefat sayısı hiç az değil. Yanık mevtle sonuçlanabilen travmadır ve çok ciddidir. Onun için birinci müdahalenin ve tedavinin yanlışsız yapılması çok kıymetli. Yandıktan sonra üzerindeki elbiseyi çıkarmak, sıcak temas müddetini azaltmak gerekiyor. Şayet küçük bir organı, eli yahut kolu yanmışsa çeşme suyunun altında 15-20 dakika tutmak gerekiyor. Yanığın üzerine bir şey sürmeye çalışmayın. Yağ, diş macunu, zeytini ezip sürenler her türlü şeyi gördük. Hiçbir şey sürmeyin, bir manası yok. Pak bez örtüp hastaneye ulaştırın.”
Şenel, steril olmayan materyalin yanığa sürülmesinin enfeksiyon riskini artırıp, kalıcı izlere neden olabildiği ihtarını yaptı.
Yanık hadiselerinde çocuğun yaşı küçüldükçe vefat riskinin arttığını belirten Şenel, “Çocuklarda vefat riskinin yanında iz kalma sıkıntısı var. Bu, fizikî, ruhsal ve ruhsal olarak çocukların bütün hayatını etkiliyor. Bilhassa yüz, el bölgeleri yandığında orada iz kalması ileride hem çocuğu hem ailesini çok etkiliyor.” dedi.
Şenel, Türkiye’de 20 yılda tüm yanıklarla ilgili ameliyatları yapan çok geniş takım yetiştiğini, 74 ünite ve merkezde yanıkla ilgili bütün ameliyatların sonrasında fizyoterapi muhtaçlıklarının karşılandığını kelamlarına ekledi.
