Belce ÖRÜ
Ekonomi idaresi Orta Vadeli Program ve sıkılaşma adımlarıyla enflasyonu düşürmeye çalışsa da öngörüler bir türlü tutmadı, yüzler gülmedi. Bilakis tüketim malı ithalatı arttı, endüstrici üretimi bıraktı, çiftçi tarım yerini elden çıkarttı. Sonuçta hayat pahalılığının azalması bir yana en temel gereksinim olan besinde fiyatlar uçtu.
KURYE ÜLKESİYİZ
Enflasyonun yüksek seyretmesinin ana nedenin yetersiz üretimden kaynaklandığını söyleyen Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ata Özkaya, şunları söz etti:
“Ucuz iş gücü ve sabit döviz kuruyla enflasyonu düşürmeye çalışmak yerine katma pahalı üretimi ve iş gücünü artırmalıyız. Sanayi zayıfladı. Pek çok bölümde ithalat tartı kazandı. Aylık enflasyonun 2025’te de düşeceğini sanmıyorum.”
Özellikle yaş meyve zerzevat enflasyonun başı çektiği besin fiyatlarındaki artışla ilgili İstanbul Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Lideri Melisa Tokgöz Memnun, Türkiye’nin bir tarım ülkesiyken, artan girdi maliyetleri nedeniyle çiftçilerin üretimden çekildiğine vurgu yaptı.
“Herkes kurye oluyor. Ülkede 1 milyonu aşkın kurye var” diyen Keyifli, kelamlarına şöyle devam etti:
“Köylü tarımdan uzaklaşıyor, yerini kiraya veriyor.” Besin enflasyonundaki artışın mevsimsel tesirlerle açıklanamayacağını belirten Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır da “Gıda enflasyonu arz yetersizliğinden kaynaklandı. Eseri tarlada para etmeyen çiftçi üretimden çekildi. Arzı artırmak için motivasyonu kesinlikle sağlamalıyız” dedi.
Sebze-meyve enflasyonu yüzde 18.08
Kasım ayında enflasyonu sürükleyen yüzde 5.10 artış ile besin fiyatları oldu. Bu kümede işlenmemiş besinler ve yaş meyve-sebze, fiyat artışıyla öne çıktı. İşlenmemiş besin enflasyonu aylık bazda yüzde 9 artarken yaş zerzevat meyve enflasyonu yüzde 18.08 oldu. Geçen yıl kasım ayında işlenmemiş besin enflasyonu aylık yüzde 0.31 artmış, yaş meyve zerzevat enflasyonu ise yüzde 2.66 azalmıştı. Ali Çandır, kasım enflasyonu için “Böylesi sayılarla uzun müddettir karşılaşmadık” değerlendirmesinde bulundu.